باب
بيان أنه
سبحانه
وتعالى لم
يكلف إلا ما
يطاق
57- ŞANI YÜCE ALLAH'IN
GÜÇ YETİRİLEMEYEN ŞEYLE MÜKELLEF TUTMADIĞINI BEYAN BABI
199 - (125) حدثني
محمد بن منهال
الضرير،
وأمية بن
بسطام العيشي،
(واللفظ
لأمية) قالا:
حدثنا يزيد بن
زريع. حدثنا
روح (وهو ابن
القاسم) عن
العلاء، عن أبيه،
عن أبي هريرة،
قال: لما
نزلت على رسول
الله صلى الله
عليه وسلم: {لله
ما في
السماوات وما
في الأرض وإن
تبدوا ما في
أنفسكم أو
تخفوه يحاسبكم
به الله فيغفر
لمن يشاء
ويعذب من يشاء
والله على كل
شيء قدير} [
2/البقرة/ آية 284]
قال فاشتد ذلك
على أصحاب
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم فأتوا
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم. ثم
بركوا على
الركب.
فقالوا: أي
رسول الله!
كلفنا من
الأعمال ما
نطيق. الصلاة
والصيام
والجهاد
والصدقة. وقد
أنزلت عليك
هذه الآية. ولا
نطيقها. قال
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم
"أتريدون أن
تقولوا كما
قال أهل
الكتابين من قبلكم:
سمعنا
وعصينا؟ بل
قولوا: سمعنا
وأطعنا غفرانك
ربنا وإليك
المصير. فلما
اقترأها
القوم ذلت بها
ألسنتهم.
فأنزل الله في
إثرها: {آمن
الرسول بما
أنزل إليه من
ربه والمؤمنون
كل آمن بالله
وملائكته
وكتبه ورسله
لا نفرق بين
أحد من رسله
وقالوا سمعنا
وأطعنا
غفرانك ربنا
وإليك المصير}
[2 /البقرة/ آية 285]
فلما فعلوا ذلك
نسخها الله
تعالى. وأنزل
الله عز وجل:
لا يكلف الله
نفسا إلا
وسعها لها ما كسبت
وعليها ما
اكتسبت ربنا
لا تؤاخذنا إن
نسينا أو
أخطأنا (قال:
نعم) ربنا ولا
تحمل علينا إصرا
كما حملته على
الذين من
قبلنا (قال:
نعم) ربنا ولا
تحملنا ما لا
طاقة لنا به
(قال: نعم) واعف عنا
واغفر لنا
وارحمنا أنت مولانا
فانصرنا على
القوم
الكافرين
(قال: نعم) [ 2/ البقرة/
آية 286].
[:-325-:] Bana Muhammedi b. Minhâl ed-Darîr ile Ümeyyetü'bnü Bistâm
el-Ayşî rivayet ettilea:. Lâfız Ümeyye'nindir. Dediler ki: Bize Yezil b. Zürey'
rivayet etti. (Dedi ki): Bize Ravh —ki Îbnü'l-Kaasım'dır—, Alâ'dan, o da
babasından, o da Ebu Hureyre'den işitmiş olmak üzere rivayet etti. Ebu Hureyre (r.a.) dedi ki:
Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'e: "Göklerde ne var, yerde ne varsa Allah'ındır.
İçinizdekini açıklasanız da, gizleseniz de Allah onunla sizi hesaba çeker. Kimi
dilerse bağışlar, kimi dilerse azaplandırır. Allah her şeye gücü yetendir.
" (Bakara, 284) ayeti nazil olunca bu Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'in ashabına ağır geldi. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'e gittiler. Sonra huzurunda dizleri üzere çöktüler ve:
Ey Allah'ın Resulü,
namaz, oruç, cihad, sadaka gibi gücümüz yeten amellerle mükellef kılındık.
Fakat üzerine şu ayet nazil oldu, ona gücümüz yetmiyor, dediler.
-
Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Sizden önceki iki kitap ehlinin
söylediği gibi dinledik ve isyan ettik mi diyorsunuz? Hayır, siz:
Dinledik, itaat ettik,
bize mağfiret buyur Rabbimiz, dönüş yalnız sanadır, deyiniz" buyurdu.
Onlar da: Dinledik, itaat
ettik, bize mağfiret buyur. Rabbimiz, dönüş yalnız sanadır, dediler. Onlar bunu
okuyunca dilleri de ona yatıştı, bunun akabinde Allah Teala: "O Resul
kendisine Rabbinden indirilene iman etti, müminler de. Onların her biri
Allah'a, onun meleklerine, kitaplarına, Resullerine inandı. Resullerinden
hiçbirini diğerinden ayırmayız ve: Dinledik, itaat ettik. Rabbimiz senden
mağfiret dileriz ve dönüş ancak sanadır dediler." (Bakara, 285)
Onlar bu işi yapınca
Aziz ve Celil Allah da onu nesh etti, sonra Aziz ve Celil Allah: "Allah
hiçbir kimseye gücünün yeteceğinden başkasını yüklemez. (Herkesin) kazandığı
(iyilik) kendisine yaptığı (kötülük) de onun aleyhinedir. Rabbimiz unuttuk
yahut yanıldıysak bizi sorguya çekme." buyruklarını indirdi. (Onlar böyle
dua edince, O da): Peki, buyurdu. "Rabbimiz bizden öncekilere yüklediğin
gibi üzerimize ağır yükler yükleme." (diye yalvardılar), Allah: Peki,
buyurdu. "Rabbimiz güç yetiremeyeceğimiz şeyi bize yükleme." (diye
yalvardılar), Allah: Peki, buyurdu. "Bizi affet ve bize mağfiret buyur.
Sen bizim mevlamızsın. Kafirler topluluğuna karşı da bize yardım et. "
(Bakara, 286) (diye yalvardılar), Rabbimiz: Peki buyurdu.
Yalnız Müslim rivayet
etmiştir; Tuhfetu'I-Eşraf, 14014
DAVUDOĞLU ŞERHİ
126.sayfada.
NEVEVİ ŞERHİ 131. sayfa’da
337 nolu hadiste